İzlenmesi gereken 10 göç filmi

Import Export
Yönetmen Ulrich Seidl’ın 2007 yapımlı filmi. 2007 Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye adayı olan filmde, ekonomik nedenlerle Avusturya’ya giden Ukraynalı genç bir kadın ve paralelinde aynı zaman aralığında Avusturya’dan Ukrayna’ya giden işsiz bir genç erkeğin hikâyesi anlatılır. Ukrayna’da hemşirelik yapan Olga’nın temizlikçi olarak çalıştığı hastanede, hemşirenin söylediği şu sözler göçe dair büyük bir anlatıdır: "Sen kendi ülkende hemşireydin. Burada yalnızca bir temizlikçisin."
Duvara Karşı (Gegen die Wand)
Göç hikâyelerinin önemli anlatıcılarından Fatih Akın’ın senaryosunu yazdığı ve aynı zamanda yönettiği 2004 yapımı film. Duvara Karşı, başkalarına ait bir mekânda kendini inşa edebilme mücadelesinin etrafında geçen olaylar olarak özetlenebilir.
Otobüs
1974 yılında Tunç Okan’ın anlattığı bir göç hikâyesi. Filmin müzikleri ise kendisi de bir dönem Stockholm’de yaşamış olan Zülfü Livaneli'ye ait. Daha iyi bir yaşam hayaliyle İsveç’e gelen bir grup Türkiyelinin, başkent Stockholm’ün merkezinde yaşadıkları çaresizlik soluksuz bir seyir keyfi sunuyor.
Çingeneler Zamanı (Time of the Gypsies)
Yönetmenliğini Emir Kusturica'nın yaptığı 1988 yapımı Yugoslav filmi. Filmin kahramanı Perhan’ın Yugoslavya’nın küçük bir köyünden çıkıp Milano’ya göç etmesinin hikâyesi. Kusturica bu filmle 1989 yılında Cannes film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülünü kazanmıştır. Başyapıt sayılan filmin müzikleri ise Goran Bregović’e aittir.
Ekmek ve Güller (Bread and Roses)
Ken Loach tarafından yönetilen 2000 yapımı film. Film, yasadışı yollarla Meksika sınırından geçen ve yeni bir yaşam kurmaya çalışan Maya’nın hikâyesidir. Maya, birçok göçmen ile birlikte insani olmayan koşullarda çalışırken sendika görevlisi Sam ile tanışacak ve hikâye değişecektir.
Biutiful
Alejandro G. Iñárritu tarafından yönetilen, başrolde Javier Bardem oynadığı 2010 yapımı film. Yönetmen Uxbal karakteri ile Latin Amerika’daki varoş yaşamına, mültecilerin dramına ve yoksulluğun pençesinde kıvranan insanların hayatına ışık tutuyor.
Welcome (Hoş geldiniz)
Berlin ve Cesar film ödüllerine layık görülen yapım, Irak’tan yola çıkan bir gencin yaşadığı dramatik yol öyküsünü aktarıyor. 17 yaşında Iraklı bir genç olan Bilal, ülkesinden göç ederek Fransa’ya gelir ve buradan da İngiltere’ye geçmek amacındadır.
The Immigrant (Göçmen)
Dünya Sineması’nın ilk büyük ustalarından Charles Chaplin’in yönetmenliğini yaptığı ve başrolünde yer aldığı ABD yapımı siyah beyaz, sessiz bir kısa komedi filmidir. Film, Avrupa’dan ABD’ye göç eden bir göçmenin gemiyle yolculuk etmesi üzerine kurulu maceraları konu ediniyor.
Dönüş
1972 tarihli Türkan Şoray tarafından yönetilen ve başrollerinde Türkan Şoray ile Kadir İnanır’ın yer aldığı bir göç hikâyesi. Göç olgusuna kadın cephesinden bakan ve daha çok geride kalanların yaşadıklarına odaklanan bir anlatı.
Almanya Acı Vatan
Yönetmenliğini Şerif Gören’in yaptığı ve başrollerde Hülya Koçyiğit ile Rahmi Saltuk’un yer aldığı bir göç hikâyesi. Musa, Almanya’dan getirdiği erotik dergileri köylülere gösterir, orada kazandıklarını anlatarak köylüleri kıskandırmaya çalışır. Filmin her sahnesinde göçenlerin ve geride kalanların karşılaşmasına dair ince ayrıntıları yakalamak mümkün.